Gündeme damga vuran sözler: Arda Güler gibi yetenek olsun da beşikten gelsin!

“Türk futbolu, hasta yatağında can çekişirken, o denli kritik analizlerde bulundu ki Türkiye Futbol Federasyonu Başkanı Mehmet Büyükekşi…

Belli ki dersine çok yeterli çalışıyor. Yoksa, Gaziantep’te basın mensuplarına söyledikleri, o denli kulaktan dolma şeyler değil… Teşhisi koyduğu besbelli… Artık iş, hastayı ayağa kaldırmakta…

Ne diyor Büyükekşi? “Serbest bırakacak olsak hepsi 20-30 tane yabancı alır.” Hür olmasa ne olur? En fazla 14 yabancı diyorsun, üç tane de eşantiyondan genç getirebiliyorsun. Ancak kadroya alamadıklarını tribünde oturtabiliyor, ya da cebine parasını koyup gönderebiliyor. Hiç olmadı, en son Boyd örneğinde olduğu üzere, oyuncu, “A gruba giremedim” diyerek tüm parasını talep ederek gidebiliyor.

‘KURAL ESNETİLDİ, BUGÜN YOK EDİLDİ’

Var mı alınacak bir tedbir? Var alışılmış ki… Geçen yılki üzere mesela… “En fazla tescilli yabancı 14 olacak” sıkıntının, iş biterdi. O vakit kural esnetildi, bugün o kural tümden yok edildi.

Malatya örneğini veriyor yeniden Büyükekşi… Elektriği kesilen kadronun borcu ödenmiş, naklen yayın sorunu halledilmiş. Yara kangrene dönüşmüş ancak “pansuman da pansuman” diyor kulüpler… Harcama limitinde esneklik istiyorlar, transfer yapıp daha fazla borca batıyorlar, vergi ve sigortada anlayış için kapıya diziliyorlar. Lakin “transfer tahtası”nın açılması için, kelamı, nazı kime geçerse ona boyun büküyorlar.

Kimse de, “Yapamazsın kardeşim” diyemiyor. En hoş örnek, “Kulüp Lisans” sisteminde… Son karar, talimata nazaran temmuzun son iş günü çıkacaktı. Evvel 30 Eylül’e uzadı. Akabinde 30 Kasım’a… Baktılar olmuyor, üç gün evvel de 23 Aralık’a çekildi. Kriter ihlali yapan ve lisans alamayana ne ceza verilecekti? Puan silme… Lakin hayır, iki kalem oyunuyla kulüpler kurtuldu! Ne var ki, gereğini yerine getiren, rakiplerine nazaran daha fazla hassasiyet gösterene yazık değil mi? Haklarına girilmiyor mu? Onlar bunu hak ediyor mu?

‘TFF BAŞKANI YÜZDE 1 MİLYON HAKLI’

Milli gruplardaki altyapı sistemini de tenkit etti Büyükekşi… U15’te oynamamış, U16’da oynamamış bir futbolcunun, 17’de direkt ulusal gruba gelmesini eleştiriyor TFF Lideri… Yüzde 1 milyon haklı… Dert seçende mi, seçilende mi?

Arda Güler, Emirhan İlkhan üzere direkt A Ulusal Ekibi’ne gelen bir futbolcuyu bugüne kadar görmeyenin ya göz kördür, ya da seçimlerde bir kadro kriterler (!) gözetiliyordur. Mesela, hangi kulübün oyuncusu, hangi menajerin futbolcusu üzere kriterlere nazaran hareket ediliyor olabilir.

Yoksa… Kâfi ki Arda üzere yetenekler gelsin. Beşikten, emeklerken bile ulusal kadroya alınır. Lakin Mehmet Bey’in söylediği diğer… Anladınız siz onu…

‘SORUN SİSTEMDEN KAYNAKLANIYOR’

Tabii şu da var; U21 Ulusal Grubu’nu 13 Türk, 10 Avrupalı; U18 Ulusal Grubu’nu 15’i Türkiye’den, 10’u dışarıdan; U17’leri 18’si Türk kulübünden, 6’sını da Avrupalı oyunculardan kurarsanız, nasıl olacak Türk kulüplerinde yetişen gençlerin forma talihi? Sakın ola, neden yurt dışından davet ediliyor diye eleştirdiğim sanılmasın. Onlar da bizim, buradakiler de bizim evladımız… Kendini Türk hisseden, ay-yıldızlı formayı giymekten gurur duyan herkes baş tacı alışılmış ki…

Buradaki sorunun, tam da TFF Lideri’nin söylediği üzere sistemden kaynaklandığını anlatmak için veriyorum bu örnekleri…”

 

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir